Sayfa Ykleniyor...
Free Web Hosting
Ana Men
  Haberler
  Lakaplar
  Þehitlerimiz
  Gazilerimiz
  Argýthaný Mahalleleri
  Yatýr Ve Efsaneler
  Kültürümüz
  Argýthaný Tarihi
  Muhtarlar
  Eski Belediye Baþkanlarý
  Büyüklerim
  Þehit Bekir Þenyiðit
  Seçim Sonuçlarý
  Argýthaný Uydu Görüntüsü
  Dostlar
  Yeni Videolar
Site ii Arama

nemli Linkler
ok Okunanlar
Argýthaný Tarihi
Lakaplar
Argýthaný uydu gör
Jandarma Komando Onba
Argýthaný Belediyes
Argýthaný yatýrlar
Eski Belediye Baþkan
Kültürümüz
Mahalleler
Þehitlerimiz
 
Konya'da Hava
KONYA
 
Online : 1
Bugn Gelen: 8
Toplam (gn) Gelen: 70775
Toplam (saat)Gelen : 104470
Kültürümüz
 
 


                    Argýthaný’nda aile yapýsý ataerkildir. Sýký ve geleneksel bir aile baðý hakimdir, ailede söz sahibi evin yaþlý erkeðidir. Bu evde bulunan en yaþlý üyeden baþlayarak dede,baba þeklinde devam etmektedir. Aile reisinin otoritesi güçlüdür.

Sözü aile içinde büyük önem taþýmaktadýr. Önemli iþlerde ve evlilik gibi durumlarda evin aile reisinin fikri önemlidir.  Ancak bu tür önemli kavramlarda istiþarenin önemi de büyüktür.  Hatýrý sayýlýr önemli akrabalarýn  amca, dayý, gibi kiþilerin fikirleri ‘de  önemlidir.

                    Aile yapýsýnda kadýn statüsü açýsýndan erkekten sonra gelir. Kadýnlar ev iþleri, tarla, bahçe iþleri , hayvanlarla ve çocuklarýyla ilgilenirler.

                    Aile içinde karar almada görüldüðü gibi erkek egemenliði hakimdir. El öpme, hizmet etme önce erkeklerden baþlayarak yapýlýr. Argýthaný’nda akrabalýk iliþkileri önemlidir. Bayram , hasta ziyaretlerinde bu iliþkinin varlýðý kuvvetli bir þekilde hissedilmektedir.  Evlilik iliþkilerinde’ de bu akrabalýk önemini yine görmekteyiz.  Akrabalar arasýnda  kýz alýp verme konusu aileler içinde önem taþýmaktadýr. Bunun yaný sýra akrabalar arasý dayanýþmanýn da önemi çok büyüktür.

                    Argýthaný’nda halen geleneklerin , örf ve adetlerin önemli bir þekilde devam ettiði görülmektedir. Bazý adetlere sýký sýkýya baðlýlýk devam etmektedir. Argýthaný’nda evlenme yaþ oraný çok düþüktür. Özellikle l8 yaþ ve altý evlenme yaþýný göstermektedir. Argýthaný’nda  evlenmeye büyük önem verilmektedir.

                    1.2) Argýthaný’nda  Görülen Evlenme Þekilleri;                   

1-       Endogamy ( Grup için evlenme)

 

             Evlenecek veya evlendirilecek kiþinin kendi gurubu içinde seçilmesidir.    Endogamy kuralýna göre bu uygulama belirli  guruplar içinde yapýlmaktadýr. Örneðin akrabalýk,sosyal sýnýf, din, kast ve millet bu evlilik biçimiyle gurubun düzenini,prestijini ve statüsünün korunduðu inancý yaygýndýr.

                    Ýçten evlenmenin bir önemli görevi de evlenmeler yoluyla iki aile arasýnda kurulmuþ baðlarý güçlendirmek ve sürekli kýlmaktýr.  (GÖKÇE,l978,s.7-21)

                    Argýthaý kasabasýnda bazý ailelerin Endogamy evlilik biçimine önem verdiði görülmektedir. Özellikle mal varlýðýnýn parçalanmamasý ve aile içinde kalmasý gb. nedenlerden dolayý bu evlilik biçiminin yapýldýðý görülmektedir.

                    2.Exogamy (Grup dýþý evlenme);                                                   

                    Endogamy’nin tersine bu evlenme tarzý kiþeye grubun içinden deðil grubun dýþýndan eþ seçme olanaðý tanýr. Bu durum en basit þekliyle sosyal gruplar arasýndaki eþ alýp verme sistemiyle açýklanabilir. (GÖKÇE,1978,s.7-21)     

                    3.Monogamy (Tek eþli evlilik) ;

                    Bir kadýnýn bir erkek ve bir erkeðin bir kadýnla evlenmesidir. Türkiye’de medeni kanunun kabul edilmesiyle birlikte tek eþle evlilik zorunlu hale gelmiþtir. (GÖKÇE,1978,s.7-21)

                    Argýthaný kasabasýnda tamamiyle yaygýn olan ve görülen (istisnalar dýþýnda) tek eþli evlilik hakimdir.

                     4.Polygamy; (Çok eþli evlilik):

                    Bir kadýnýn veya bir erkeðin birden fazla eþe sahip olmasýdýr.

                    Yakarýda belirtildiði gibi Argýthaný’nda çok az görülen bir evlenme þeklidir. Burada görülen evlenme þekli ise ;

                    4-a) Polygyny;(Çok kadýnla evlilik)                   

                    Bir erkeðin birden fazla kadýnla evlenmesiyle görülen evlenme þeklidir.

                    5.Tercihli Evlilikler;

                    Duygusal bað, romantizm bu evliliklerde geçerli deðildir, soyun devamý ailelerin birlikte çýkarlarýnýn korunmasý bütünlüðün saðlanmasý gibi özelliklerini içermekte mantýklý kararlara dayanýr. Bunlardan Argýthaný kasabasýnda görülen söz alma, sözleþme ve kardeþ çocuklarý evliliðidir.

                    5.a) Söz alma ve Sözleþme;

                    Aileler arasýnda karar verilerek yapýlan gençlerin söz hakkýnýn olmadýðý evlenme þeklidir. Önce niþan yapýlarak kýza altýn takýlýr, ondan sonrada düðün yapýlýr.

                    5.b) Kardeþ çocuklarý evliliði;

                    Yine aileler arasýnda karar verilerek yapýlan evlenme þeklidir. Amca-Teyze,Hala-Dayý çocuklarý evliliði bu evlilik þekline girmektedir.

                    6.Görücü (Kýz isteme) Usulü ile Evlenme;

                    Erkek tarafýnýn karar vermesiyle birlikte düþünülen kýzýn ailesinden istenmesi ile görülen evlenme þeklidir, Argýthaný kasabasýnda yaygýn olarak görülen evlenme tarzýdýr.   

                    7.Anlaþarak Evlenme;

                    Bu genellikle evlenecek çiftlerin kendi aralarýnda anlaþarak karar vermeleriyle birlikte ailelerinde kabul etmesine dayalý evlenme þeklidir.

                    8.Kýz kaçýrma;

                    Argýthaný’nda yine yaygýn olarak görülen evlenme þeklidir. Bu olay normal aile içinde utanç sayýlýr. Ama evlenme gerçekleþtikten sonra bu olayý kabullenen aile taraflarý affetmektedir.

                    Argýthaný’nda bunlardan farklý olarak boþanmýþ veya eþi ölmüþ çocuðu olan dullar arasýnda evlilikte görülmektedir.

                    1.3.)  Niþan ve Düðün Adetleri ;

                    Argýthaný kasabasýnda, halkýn hemen hemen hepsi birbirini tanýmaktadýr. Bu durumda kasabadaki kiþiler lakap ve isimleriyle birlikte birbirini zikretmektedir. Evlilik için ise oðlan evi aile yapýlarýný kendilerine uygun olduklarýna inandýklarý kýz için kendi aralarýnda karar verirler. Bu konuda eskiden aile ne isteyeceklerse kýz için oðlana, ne de istenilen kýza istekleri sorulmaz. “Þu kýz bize uygun” denilir ve aile kendisi karar verir. Günümüzde ise bunun deðiþmekte olduðunu görmekteyiz. Artýk hem oðlana hem de kýza bu konuda fikirleri sorulmaktadýr.

                    1.3.1) Kýz Ýsteme ;

                    Oðlan evi istenilecek kýz için karar verdikten sonra oðlan evinden kýz evine önce iki kadýn gönderilir. Bu giden kadýnlar kýz evinin hanýmlarýyla tanýþmýyorlar ise tanýþmaya, tanýþýyorlar ise oradaki samimiyeti artýrmaya giderlerdi. Bu kadýnlar öncelikle duyuru yaparlar ve uygunsa o akþam dünür geleceklerini bildirirler. Kýzýn annesi eðer varsa evde ebe-dedeye sorar yoksa kýzýn babasýna sormak için izin ister,kýz evi bu arada araþtýrma yapar, yakýn komþulara oðlan ve ailesi sorulur. Bu konuda oðlan evi cevap alýncaya kadar iki üç gün kýz evine gider. Eðer kýz evinin cevabý olumsuz ise siz nasibinizi baþka yerde arayýn bizim kýzýmýz olmaz denir. Eðer cevap olumlu ise “Bu iþ tamam” denilir. Kasabada eskiden dünür gelen kiþilere çay ikramýda yapýlmazken, günümüzde þimdi kolonyanýn tutulduðu ve çay ikramýnýn yapýldýðý görülmektedir. Ayrýca önemli diðer bir unsurda bu konuda sadece çay ikramýnýn yapýlmasýdýr. Kasabada kahve ikramý yapýlmamaktadýr. Bunun yanýna da gelen dünürcü kadýnlarýn ayakkabýlarý kýzý vermek istemezse düz çevrilmez, eðer kýz verilmek istenirse ayakkabýlar düz çevrilir.

                    1.3.2) Yumurta yeme (Çay Ýçme);

                    Kýz evi kýzý vermek istiyorsa, oðlan evine haber verir. Oðlan evi o akþam kýz evine gelir, önce çay içilir, ertesi akþam yine kýz evine gidilir. Kasabada buna yumurta yeme yada helva yeme denilmektedir. Eskiden kýzýn kaynanasý (Dizlik) denilen bele baðlanan önlük takýlýr. Ýçine pirinç, yumurta, et konur kýz evine gidermiþ. Þeker ve çayý yine oðlan evi götürür. Kýzýn ve oðlanýn adý belli olur, kýzýn verildiði böylece halka duyurulur. Günümüzde “Yumurta yeme” adetinin kalktýðý görülmekte bu adet ise “Çay içme” olarak anýlmaktadýr. Þekeri- çayý ve pastayý yine oðlan evi götürmektedir.

                   “Çay içme”de kýza kaç altýn takýlacaðý konuþulur ve diðer gerekli kýyafetler ve benzeri þeyler açýklanýr. Akþam “ çay içme”  de kýz evi ve oðlan evi en yakýn akraba ve arkadaþlarýný çaðýrýrlar, oðlan evi kýz evine giderek orada yemek yenir çay içilir. Günümüzde ise bu çay pasta ikramýna dönüþmektedir.

                    l.2.3.) Þerbet (Niþan Töreni);

                    Aradan bir hafta geçince “þerbet” içilir. Eskiden at arabasýyla , günümüzde motor veya taksilerle “ kayýt” gönderilir. Oðlan evinden kýz evine kayýtta  un,bulgur,düðü,pirinç,üzüm,kayýsý,lahana, yaprak, sývý yað,helva,gönderilir. Piþirilecek yemekler için oðlan evi aþçý kadýna da kendisi tutar. O gün gerekli hazýrlýklar yapýlmaya baþlanýr. Ertesi gün ise kýz evi yakýn akraba ve komþularý çaðýrarak “yufka” yaparlar. Köy dilinde “ Þepit Ekmek” bu gün köyde hem oðlan evinin hem de kýz evinin düðüne davet etmek istediklerini çaðýrmak için iki kýz okuyucu çýkar, bu okuyucular mahalle mahalle ve kapý kapý dolaþarak “annemin selamý var yarýn öðle þerbete” diyerek çaðrýlan kiþilere haber verirler. Okuyuculara eskiden sadece bir veya iki yumurta verilirmiþ. Ama günümüzde yumurta yada para verilmektedir. Okuyucular köyün geleneksel kýyafetlerini giyerek, anlý altýn,aský takýnýrlar o gün kýz evinde yemekler verilmeye, su börekleri yapýlmaya baþlar. Düðün yemekleri ertesi gün kýz evinin akrabalarý kýz evine , oðlan evinin akrabalarý oðlan evine toplanýr ve oðlan evi topluca kýz evine gider. Burada herkes karýþýk yemek yerler kasabada kadýnlar arasýnda görülen ilginç ve çok yaygýn adetlerden birisi de “çorap daðýtma” adetidir. Renkli yünlerden örülen ve þekerpare , tarakçýn, karanfilli, sandýklý, bedesten göbeði, halý göbeði, þampi, hakirhikir vb. gibi çoraplar kýz evi tarafýndan oðlan evine, 50 ila 100 adet arasý bu çoraplar daðýtýlýr. Olan evi ise kýza kadife takým, çember, çamaþýr getirerek kýza giydirirler. Bir odanýn içerisinde kýz ortada durur ve getirilen altýnlar sýrasýyla takýlýr. Küpe, bilezik, yüzük,saat, gerdanlýk yada beþibiryerde takýlýr. Kiþilerin bütçesine göre altýn çok yada az takýldýðý görülmektedir. Cumhuriyet altýnýda buna göre 5-7-9 (tekli sayýlar olmak üzere) takýldýðý görülmektedir. Bundan sonra ise damat edilen kiþilerde kýza para veya altýn takar. 

                    Daha sonra gelin kýz kýzlar içine oynamaya götürülür, oðlan evinin hanýmlarýyla tek tek kaþýk oyunu oynar.  Oynama bitince kýzdan altýnlar ve paralar toplanýr. Gece 24-01 e kadar eðlenceler devam eder. Bu arada davetli kiþiler daðýlmaya baþlar, kýzýn ise kýz arkadaþlarý ve yakýn akrabalarý kýzýn evinde gece kalýrlar. O gece damat “çerez” getirerek kýzla konuþmaya gelir. Damada yemek ve çay ikram edilir. Kýzlar daha sonra yine eðlenceye devam ederler .Ve  sabaha kadar uyumazlar . Çember çekmece gibi oyunlar oynanýr uyuyan kýzlarýn yüzüne ise boya sürülür.

1.2.1)         Oðlana Yüzük Takma

                    Bundan 5-6 gün sonra kýz evi damada takým elbise , kravat , gömlek , çorap ,ayakkabý , kaynanaya , ve diðer yakýnlara yelek, süveter , patik , çember , gömlek Götürür O gün kýz evi çok yakýn akraba ve komþularý olur gidecek olan davetlilerin hepsi baklava hazýrlar ve oðlan evine topluca gidilir damada getirilen kýyafetler giydirilir yüzük yada altýn kolye takýlýr damat herkesin elini öper ve gider Damat o akþam yine kýz evine giderek  “ Kýzla görüþür yine damada çay ve yemek ikram edilir o akþam oðlan evi kýz evinden gelenlere tülü hediye eder ve sonra herkes evine döner.

1.3.5)         Söz Alma

                    Aradan bir müddet geçtikten sonra oðlan evi  kýz evine söz almaya gider. Baklava yapýlýr Kýz evi de  yine yemek hazýrlar “ Oðlan evi biz sözümüzü almaya geldik” der. Ne kadar giysi yapýlacaðý sorulur, genelde 15 – 20 takým kadife , mecidiye midani , gutmi , hurþidiye, (allý morlu midani) yapýlmaktadýr. Böylece kýz evi ile düðün tarihi belirlenir ve düðün hazýrlýklarýna baþlanýr.                   

                    Bu arada yapýlacak elbiseler köyde dikiþ diken kadýnlara diktirilir. Kýz evine göstermeye gidilir. Kýz evi gelenler çorap , çember veya tülü örter.

                    l.3.6.) Baþ bozma;

                    Dügün tarihi genellikle ya gelin pazara yada perþembeye çýkýlacak þekilde ayarlanýr. Eðer düðün pazara çýkacak þekilde ayarlanýrsa ondan bir önceki haftanýn Pazar günü “Baþ bozma” yapýlýr.

 

    Bunun için üç gün önceden yani perþembe günü yine oðlan evinden kýz evine “Kayýt”gider.  Cuma yufka yapýlýr, cumartesi yemek hazýrlanýr, okuyucular yine köyün geleneksel kýyafetleriyle düzülür. Geleneksel kýyafetlere baþa takýlan anlý altýn,aský eskiden beri önemsenmiþtir. Anlý altýn askýda 20 tane aský altýn, 40-50 tane anlý altýn olur, 5-6 tane renkli kývrak sarýlýr, ve en sonunda allý , yeþilli pullu örtülür. Pazar günü baþ bozma yapýlýr, yine oðlan evi , oðlan evinde, kýz evi kýz evinde toplanýr. Sinilerin içine dikilmiþ elbiseler 2-3 siniye konulur, en altlarýna da  bisküvi ve þeker konur. Elbiselerin üstüne yeþilli , allý pullu örtülür, iki çarþafa “ Ak dürü” konur, (çarþaf, havlu,çamaþýr,tülü ) 50 oyalý çemberde baþka bir bohçaya sarýlýr. Oðlan evinin kadýnlarý bunlarý baþlarýnýn üzerine alarak mahallelerden gezerek kýz evine o gün gündüz gider, sonra kýz evinin bahçesine ya da avlusuna bir ip çekilerek getirilenler gösterilir. Önce dikilen kýyafetler serilir, bunlar alýnýr ak dürü serilir, bunlar alýnýr “Yol” denilen 8-10 top mecidiye, midani, gutmi serilir.”Kadýnlar kendi aralarýnda “A þu kadar yol vermiþ” derler. Bunlar toplanýr sonra gelin kýzý getirir ortaya korlar baþýna kýna koyarlar kýna yakýldýktan sonra “ Bozuk para” bastýrýrlar. 

                    Ocakda mercimek aþý

                    Ýçinde kaynaþýr taþý

                    Atladý çýktý eþiði

                    Sofrada kaldý kaþýðý

                    Hay evlerin yakýþýðý

                    Kal evimiz kal

 

                    Kýcýlar kavak kýcýlar

                    Ýþte geldi kýnacýlar

                    Gelmez olsun can alýcýlar

                    Kal evimiz kal                   

               ----------x----------x------------

                    Aman mor ceplerin düðmeleri düz deðil

                    Senin alacaðýn çakýr ela gözlü kýz deðil

                    Amanda dolaþtým daðlarda kar bulamadým

                    O yar bana yanarmýþ ben bilemedim

                    Ýkide bülbül bir dala konar mý

                    Gel buraya gel

                    Bülbülün konduðu dallar solar mý

                    Konar mý aman aslaným sürmelim

                    Koyda gel aman

           

                    Herkes sevdiðine böyle yanar mý

                    Aman yanar mý aman aman ben dayanamam

                    Pekte küçücüksün  hiç inanamam

                    Serenler serenler yüksek serenler

                    Anam ölürüm ayrýlamam aman aman

                    Ben dayanamam

                    Pekte küçücüksün hiç inanamam

                    Herkes sevdiðine böyle yanarmý

                   

                    Diye türküler söylenir.

                     Kýzýn baþýna tülbent sarýlýr, köy diliyle çeki çekilir, sonra “ak çember” örtülür , kýzýn baþýnýn üstüne oðlan tarafý 15-20 çember atar. Sonra kýzýn bir yakýný  bacýsý gelir, kýzý eve götürür.

                    Sonra kadýnlar yemek yerler, o gün yine tefçi tutulur. Akþama doðru ise herkes daðýlýr. Köyde görülen önemli bir adet ise “Armaðan götürmek” tir. Yerleþmiþ adetlerden olan armaðan baþ bozmada , güvede, askere uðurlamada , sünnet düðünlerinde hep götürülür. Armaðan olarak  þeker, fýstýk, bisküvi, gofret, nohut, fasulye, mercimek, pirinç koyulur. Kasabada pek çok kiþi tarafýndan bu adet kaldýrýlmak istenmektedir. Belediye tarafýndan yasak edilen, adetler arasýnda yer almaktadýr.

                    O akþam kýz evinde yine yakýn akraba , komþu ve arkadaþlar toplanýr. Hem gündüz hem de gece gelin olacak kýz sokak kapýsýnýn önünde  gelenlere hoþ geldiniz der, gidenlere de kucaklaþýlarak güle güle der. Tefçi eþliðinden oynar, günümüzde teyple de oynanmaktadýr. Þu türküler eþliðinden oynanýr;

                    Kozan daðý çatal matal

                    Arasýnda aslan yatar

                    Bir yiðide bir gelin yeter

                    Ýki olursa derdi artar

 

                       Emmiler türküsü;

                    Emmiler emmiler hey aman

                    Türkmen emmiler

                    Uzun uzun entariler

                    Salma yenliler

                    Bir araya gelmiþte

                    Çifte benliler

                    Ne diyeyim aðlayayým

                    Karalarý baðlayayým

                    Kaderim de böyleymiþ

                    Bir oðlum olsada versem hocaya

                    Okuya okuya çýksa da heceye

                    Türküler böyle söylenerek  oyunlar oynanýr.

                    Kýzlar o akþam kýz evinde kalýrlar, damat yine çerez getirir, yemek yer ve gider. Kýzlar sabaha kadar eðlenirler.

                    O hafta içi kýz tarafý yastýk , yorgan içini yünle doldurarak hazýrlýk yapmaya baþlar.               

                    1.3.7.) Örtü Döþek;                    

                    O hafta Cuma günü ikindi vakti “ Örtü döþek” yapýlýr, Oðlan evi yine kýz tarafýna gider. Kýz evinde ise kýz kendi arkadaþlarýný toplar, ikili olurlar en arkaya gelin olacak kýz görümcesi veya en yakýn ardaklarýndan biriyle tutuþarak sýra olurlar. En arkaya o gün damat ve arkadaþý ile durur, böylece mahalle mahalle gezerek köyü dolaþýrlar. Ayrýca yeni gelin olmuþ kýzlarda  görmeye giderler. O gün hüyük camii etrafýndan bir yada üç kere gelin kýz ve damat üç Ýhlas bir Fatiha okuyarak dolaþýrlar. Ba adetde “ Çocuklarý olsun” diye yapýlmaktadýr.

                    Eskiden kýzla 4 hafta 10 gün bile gezerken, günümüzde iki gün olmuþtur. Baþ gezen kýzlar en sonunda ya kýz evinde yada kýzýn akrabalarýnýn birinin evinde yemek yerler, yemek esnasýnda tuzlu sütlünün içine boncuk atýlýr, kimin kaþýðýna gelirse o evden birinin oðluyla evlenecek diye eðlenilir.

                    Bu arada kýz evinde “Örtü döþek” için gelenler içinde yine tefçi tutulur, oynanýr ve sonra þerbet daðýtýlýr. Þerbet alanlar tepsiye bozuk para koyarlar, sonra yine daðýlýrlar.

                    1.3.8) Güve;

                    Bir gün sonra yani Cumartesi günü “Güve” yapýlýr. Güve günü ise oðlan evi davetli olur. Kurban kesilir yemek yapýlýr yemekten sonra mevlit okunur, þerbet içilir, kýz evi oðlan evine dürü yollar 10-15 çorap, süveter ,gömlek, elbise gönderilir. Ýki kiþi götürür oraya býrakýr, o iki kiþiye yemek konur. Çember verilir, sonar o iki kiþi eve dönerken güve günü baþ gezen kýzlar oðlan evinde oynayan erkek deli kanlýlara bakmaya gider.

 

           Cuma gününden itibaren davulcu tutulur, oðlan evinin önünde sabahtan baþlayarak gece geç saatlere kadar davul çalar, gençler oyan ve eðlenirler. Oðlan evinde verilen yemek esnasýnda damada para, altýn takýlýr. Baþ kýzý ile birlikte gelen gelin kýz oðlan evinin yakýnýnda bir komþu evine girer, orada bekler. Günümüzde ise oðlan evine de girilebiliyor. Oðlana takýlan para, altýn , takýlar üstünde iken kýzla birlikte fotoðraf çektirirler, kýz da damada hediye olarak saat , altýn yada para takar.( Eskiden damat önde, çalgýcýlar ve delikanlýlar arkada kasabayý dolaþýrlarmýþ). Daha sonra damat oynar ve sonra daðýlýrlar, davulcular ceketini ona verir akþam yeniden çalmaya baþlar, damat güve günü yemek ten sonra hoca dua okur ve ceketi giydirilir. Damat týraþý ise güve günü sabah yapýlýr.

                    1.3.9) Kýna Gecesi;

                    Güve gününün gecesi “ Kýna gecesi” dir. Oðlan evinde toplanan yakýn akraba ve komþular, toplanarak kýz evine giderler. Giderken kýz evine bir mahalleden gidilirse dönüþ ayný mahalleden dönülmez.”Gittiði gibi gelmesin diye” kýz evine kadýnlarla birlikte bir iki erkek “löküs” denilen tüplü ýþýk tutarlar. Kaynananýn arkasýnda halý veya dokuma heybe içinde kýna ve gelinin ayakkabýsý bulunur.

 

        Oraya varýlýnca kýzýn eline kýna yakýlýr, baþýna al örtülür, baþýna bir takke geçirilir, bunun üstüne mum yakýlarak maniler söylenir. Kýna yakýldýktan sonra kaynana gelini kaldýrýr. Kendi yerine oturtur, “ Benim gibi oturup kalsýn” diye . Kaynana geline gelinlik ayakkabýsýný giydirir, gelinin ayaðýndan çýkan ayakkabýlarý alýr, gider orada biraz oynanýr. Gelin kýza kýna yakýlýrken þu okþama türküsü söylenir;

                    Sekiz beyle çýktým bir beye

                    Silkeledim girdim bir baða

                    Adýný sevdiðim Osman aða

                    Onlar üç kardeþtir üçü bir gezer

                    Üçüncü içinde sevdiðim bir geçer

                     

                                  Dolaþtým daðlarý kar bulamadým

                                  Kendime münasip yar bulamadým

                                  Oluk oluk sular olup akamadým

                                  Güvercin olup dam baþýna çýkamadým

                                  Altýn takýp yar yüzüne bakamadým

                

                    Elli deðil atmýþ deðil yüz deðil

                    Her cepkenin düðmeleri düz deðil

                    Benim alacaðým kömür ela gözlü kýz deðil

                    Dolaþtým daðlarý kar bulamadým

                    Kendime münasip yar bulamadým

                    Oðlan evi kýz evinden ayrýlýr, gençler bazý geleneksel deve oðlan, efe gibi oyunlar oynar, on ikiye kadar eðlence devam eder, isteyen içkili eðlencede düzenler. On ikiden sonra ýslýk çalarak damat oturtulur, sað elinin iki parmaðýna kýna yakýlýr. Kýnayý damadýn yakýn arkadaþlarýndan biri yakar. Damada kýna yakarken arkadaþlarý iðne batýrýr, sonra kýna saðaný saklanýr ve damattan para istenir. Damada kýna yakýlýrken okþama türküsü söylenir, kýnadan sonra gençlere yemek verilir, sonra damat bir yakýnýnýn evine uyamaya gider.

 

                    1.3.10)Düðün Günü;

                    Pazar günü sabah erkenden hazýrlýklara baþlanýr, eskiden oðlan evin dede kuþluk vakti 1-2 kiþi gidip bir berberin kapýsýnda çalgý çalarak çaðýrýr ve sonra o berberi oðlan evine getirirlermiþ. Oðlanýn babasý , yakýnlarý ve damat týraþ olurmuþ, sonra oradakilere ve berbere yemek verilirmiþ, Günümüzde ise damat týraþý güveyi günü yapýlmakta ve berber eve getirilmemektedir. Günümüzde gelinlikte deðiþmiþtir. Eskiden köye özgü geleneksel gelin kýyafeti giydirilirken “ Al duvak” günümüzde beyaz gelinlik giydirilmektedir. Esi adetlere göre oðlan evinden bir iki kadýn kýz evine gelin düzmeye gider, kýza önce abdest aldýrýrlar mecidiye þalvar, gutmi entari giydirilir. Baþýna “aðda kutusu” denilen bir nevi baþlýk ,  alný altýn, aský takýlýr. Rengarenk kývrak sarýlýr, boncuk örme, çiçeklerler süslenir. Üstü nede allý bir pullu örtülür ve en sonunda da kýzýn babasý etrafýnda dolaþarak salat-ý þerife okur ve kaftan giydirir. Oðlan evinde ise at arabasý üzeri kapatýlýr, süslenir, atlarýn kuyruklarý baðlanýr, mavi boncuklarla süslenir, Kongurdak “Zil” takýlýr, davetliler oðlanýn yakýnlarý “ Þeker heybesi” denilen Argýthaný’nýn el dokumasý olan heybelere þeker, kuruyemiþ doldururlar bunlar gelin alýndýktan sonra mahallelerde gezilirken sokaktaki insanlara atmak için yapýlýr. Damadýn birkaç yakýný hazýrlanan gelin arabasýna diðerleri de at arabalarýna binerler. Davulcular ise baþka bir arabaya bindirilir ve önde giderler. Mahallelerde gençler, çocuklar gelin arabasýnýn tekerlerini sökmeye çalýþýrlar, “yigitler akçesi” denilen bahþiþi almaya çalýþýrlar. Böylece oðlan evi, kýz evine davullar çalarak mahalle mahalle gezerek gelin almaya giderler.    

                  

                    Kýz evinde ise gelinliði düzülmüþ gelin kýzýn cebine kýzýn yakýnlarý ve komþular, yaþlýlar ve köy halký para dökerler. Oðlan evi gelince damadýn babasý ve yakýnlarýnda girerek kýzýn cebine para dökerler, sonra gelini almak için kýzýn babasý veya evin en büyük reisinden müsaade ister. Damadýn babasý veya bir yakýný gelin kýzýn koluna girerek onu dýþarýya çýkartýr, elinden tutarak gelin arabanýn yanýna gelince gelinin kardeþi veya yeðeni yere eðilir, gelin onun sýrtýna basarak arabaya biner, yada sandalye konur gelini arabada damadýn iki yakýný arasýnda bir yastýk üzerine oturtulur, oðlan tarafý gelin arabaya bineceðinde bir imam tarafýndan dua yapýlýr, Gelin arabaya binince,bolca getirdikleri þekerlerden, bozuk paralardan atarlar. mahallerden geçerken þeker atarak oðlan evine dönülür.

                    Kasabada eskidende günümüzde’ de kýzýn çeyizi evleneceði Pazar günü oðlan evine götürülür. Bu eþyalardan küçük çocuklar yastýk kapmaya çalýþýrlar ve damattan bahþiþ isterler. Gelin arabasý da oðlan evine yaklaþýnca durur, “Atlar çekmiyor” diyerek kaynanadan bahþiþ alýnýr.  Gelin eve gelince kaynata tarafýndan indirilir. Damatta kapýda bekler pullu mendille þeker atar.

 

       Günümüzde ise oðlan evinden hazýrlanan bir araba kýz evine gider, gelin kýz alýnarak Ilgýn yada Akþehir’de bir kuaföre gelin baþý düzdürülmeye gidilir. Kýzýn eþyalarý ise oðlan evinden tutulan motorlara yüklenir kýzlar motorlara binerek eþyalarý tutar sonra mahalle mahalle gezerek türküler söyleyerek oðlan evine gidilir. Orada geline verilecek iki odaya eþyalar yerleþtirilir ve kýz evi geri döner, oðlanýn yakýnlarý hepsi tutar, yine mahallelerde þeker atmak için þeker alýnýr, bir motor arabasýna da davulcular biner onlar önde davul çalarak gelin almaya gidilir. Kýz evinde ise beyaz gelinliðini giymiþ kýza yine para dökmeye gelinir. Kýzýn babasý beline kýrmýzý þerit baðlar oðlan evi gelince baþta damadýn babasý ve yakýnlarý içeri girerek kýza para dökerler. Kýzýn babasýndan müsaade istenir, müsaade alýnýnca kaynata ve bir yakýný gelinin koluna girerek, duvaðý kapatýlýr, gelin arabasýna bindirilmeden önce davullar susturulur ve bir hoca tarafýndan dua okunur. Dua bitince davullar çalmaya baþlar. Gelin arabaya bindirilir ve mahallelerde gezerek oðlan evine dönülür. Bu arada bir araba gelin arabaya binince damada müjde vermek için süratle oðlan evine gider. Mahallelerde gençler, çocuklar gelin arabasýnýn önünü keserek kaynatadan bahþiþ almaya çalýþýr. Mahallelerde yine þeker atýlýr oðlan evine böylece dönülür.

                    Gelin arabasý gelince damat çýkar taksinin kapýsý açýlmaz , damattan para istenir. Damat parayý verince taksinin kapýsý açýlýr, damat gelini çýkarýr damat ve gelin þeritlerle sýkýca baðlanmaya çalýþýlýr. Gelin önce bir saçtan geçirilir “ evi sýcak olsun diye” koyun postu üzerine bastýrýlýr “koyun gibi,melek gibi” olsun diye, yufkaya tereyaðý sürülür geline verilir gelin bunu önce sað tarafýndan , sonra sol tarafýndan arkaya atar “ gelin yað gibi olsun” diye,  yumurtayý  duvara çarparlar “o eve sahip olsun, gelin eve iyi sarýlsýn” diye , buðday atýlýr “gelin eve bereket getirsin” diye, en sonunda eline testi verilir, kapýdan içeri sokulur.

                    Gelinle damat bir odaya girer, damat gelinin duaný açar hediyesine takar, bu arada odanýn kapýsý bir kadýn tarafýndan tutulur. Gelinle damadý dýþarý çýkarmaz damattan bahþiþ ister. Sonra gelinle damat dýþarý çýkar birlikte fotoðraf çektirdikten sonra damat gider ve akþama kadar sadýç ile gezer gelin ise ev kapýsýnýn önünde biraz bekletilir, yakýnlarý ve komþularý hoþ geldin hayýrlý olsun der,geline sarýlýrlar ve geline okþama türküsü söylenir.

                    Geline bakýn geline

                    Al gýna yakýn eline

                    Gelin ince beline

                    Sen gel menekþeli gelin

 

                    Bir gelin hanaydan iner

                    Elinde bal mumu yanar

                    Gelin gelin allý gelin           

                    Sen gel menekþeli gelin

                                     

                    Menekþesi biçim biçim

                    Hep çektiðim bir yar için

                    Ben aðlarým için için

                    Sen gel menekþeli gelin                   

    

                    Eskiden Þeker atanlara daha sonra yemek verilirdi bu günümüzde kalkmýþtýr.

                    Bu arada Kaynana, kaynata kýz evine “sað salim geldi” diye çay içmeye giderler.

                    Akþamda kýz evinde 10-15 kiþilik bir grup oðlan evine baklava getirir, oðlan evine burada bu gelenlere yemek hazýrlar hepsine kaynana tarafýndan çember verilir .

                    Akþam ise eskiden gelin ve damada abdest aldýrýlýr ve onlarýn odasýnýn önünde dini nikah kýyýlýrken günümüzde dini nikah daha önceden kýyýlmaktadýr. Gelin ile damadýn yataklarýndan kadýnlar tarafýndan çocuk yuvarlanýr “çocuklarý olsun” diye.

                    Sonra damadý ve gelini odaya bir kadýn koyar onlarý orda yalnýz býrakarak çýkar gelin damat ile konuþmaz , damat ise ona hediye vererek güldürmeye ve konuþmaya çalýþýr. 

                    1.3.11 ) Erte Günü ;

                    Ertesi günü sabah namazý ile birlikte kalkýlýr, gelin kaynanasý  ve kaynatasýna abdest suyu döker  ellerini öper gelin kaynanasýna ,  kaynatasýna , çelebisine, eltisine  ve diðer yakýnlarýna getirdiði hediyeleri verir. Ellerini öper onlarda geline para çevirirler.

                    Daha sonra gelin erte (yüz görünümü) için hazýrlanýr, daha sonra erte için avluda yüksek bir yere çýkarýlýr. Komþular o sabah geline bakmaya gelir ve yeniden “Hoþ geldin “denir.  Tefçi tutulur ve biraz oynanýr. Gelin oynayanlara para çevirir þeker atýlýr, böylece düðün merasimi biter.

                    Kýz evi ise ayný gün oðlan evine gelerek ziyarette bulunurlar,  akþamlarý ise gelin ve damat hediyeler vermek üzere yakýnlarý ve akrabalarý ziyaret etmeye baþlar ve her gittikleri yerde kendilerine yemek verilir. El öperler, eli öpülenlerde para çevirir. Gelin üç yada beþ günlük iken damat ve gelin kýz evine gider, anne ve babalarýnýn elini öperler, orada yemek yerler. Gelin 40 günlük oluncaya kadar sokak kapýsýndan çýkmaz  iken bu adette günümüzde deðiþmiþtir. Kýrkýncý gün gelinin anne ve babasý gelini ve ailesini yani anne ve babasý dünürlerini yemeðe davet ederler. Gelin, damat ve yakýnlarý o akþam yemeðe giderler. Gelin ise o geceden itibaren anne evinde üç gün kalýr. Damat ve yakýnlarý geri dönerler. Damada o gün yün çorap hediye edilir, damat o çorabý kýz evinde býrakýr. Diðer yakýnlarýna da çorap , çember hediye edilir. Annesini evinde  kalan gelini akarabalarý davet eder. Bu üçüncü günden sonra kýzýn annesi yakýnlarý bir armaðan hazýrlar damadýn da çorabýný üzerine koyarak oðlan evine ziyarete giderler, yemek yenir ve oradan ayrýlýnýr, böylece de düðün sonrasý gelmelerde bitmiþ olur.

                    1.4.)  Köy Toplumu ve Evlenme Olayý;

                    Evlenmenin tamamlanabilmesi için yerine getirilmesi için bütün törenler yalnýz evlenecek iki gencin ve akrabalarý ile ailelerini ilgilendirmekle kalmamýþ, cereyan eden olaylar , hakkýnda köy halký da uyarýda bulunmuþtur. Köy toplumu yeni kurulmakta olan aileyi baþýndan sonuna kadar takip etmiþ, kurulduktan sonra yeni aile birliði hakkýnda hüküm de vermiþledir. (YASA ,l955,s.137-138)

                    “Ýkisi bir birine uygundu” “daha iyisini mi bulacaktý” gibi sözler söylendiði gibi, “Yazýk oldu onun dengi deðildi” gibi olumsuz sözlerde sarf edilmektedir.

                    1.5.)  Kasabada Aile ve Akrabalýk:

                    Bir köy ailesinin kuruluþundan itibaren göz önünde tutulan ille konu akrabalýktýr . Bundan sonra komþular ve köyde bulunan topluluk önemlidir. Bunun için bir köy monografisinin de akrabalýk münasebetleri önemli bir rol oynamakta ve köyde meydana gelen hareketlilikte bu faktör esas alýnmaktadýr. 

                    Argýthaný kasabasýnda yaþayan kiþilere baktýðýmýzda kasaba nüfusunun 5000 bin civarý olmasý bir yana; kiþilerin hemen hemen hepsinin kan baðý yada evlenme yoluyla bir birleriyle akraba olduðu görülmektedir.

                    Akrabalýk münasebetleri bir köy topluluðu için çok önemli bir rol oynamaktadýr. Ancak deðiþen sosyo-kültürel yapý ile birlikte bu akrabalýk münasebetlerinin zayýfladýðý da gözle görülmektedir.

                    Özellikle günümüzde yetiþmekte olan genç kuþaðýn yetiþme tarzý farklýlýklarý ve kasaba dýþýnda eðitim görmeleri sebebiyle kasabadaki sosyo-kültürel yapýdan daha kopuk bir yaþam tarzý sergilemektedirler. Bunun yanýnda Ýbrahim Yasanýn da belirtmiþ olduðu gibi “ Soyadý Kanunu” ile birlikte ayný soydan olduklarý halde bir çok kimsenin ayrý ayrý soyadý almýþ olmalarý eskiden soy zümreleri arasýnda görülen yardýmlaþmanýn günümüze kadar zayýflayarak gelmesine sebep olmuþtur.                 

                    1.5.1)  Akraba Ýçinden ve Dýþýndan Evlenmeler:

                    Argýthaný Kasabasýnda ailelerin birbirine uzaktan da olsa akraba olmalarý yakýn akraba evliliklerinin yapýlmasýnda da etkili olmuþtur Burada dayý-hala , amca-teyze kýzlarý veya oðullarý ile evlenmelere oldukça sýk rastlanmaktadýr. Bununla beraber her toplulukta olduðu gibi Argýthaný kasabasýnda “çok yakýn “ akrabalarla evlenmek yasaktýr. Mesela hiç kimsenin ablasýnýn kýzýyla (yeðeniyle ) yada amca, dayýsý ile evlenmesine izin verilmemektedir.

                    Akraba grubu içindeki evlenmelerin baþlýca sebebi, oðlan veya kýzýn “soy ve soyunun” belli olmasý; oðlan veya kýzýn  yakinen tanýyor olmasý, baþkalarýyla evlenmelerde bu hususun incelenmesinin yer almasýdýr. Ýkinci sebebe ise burada, aile de malýn parçalanmamasýna ve de baþkalarýna intikal etmesine engel olmaktýr. Üçüncü amaç gittikçe zayýflayan bir sebebe akrabalar arasýnda mevcut olan iþbirliði ve yardýmlaþma geleneðinin devam etmesini saðlamaktýr. 

                    1.5.2. )  Kasaba Ýçinden ve Kasaba Dýþýndan Evlenmeler:                  

                    Bir yerleþim yerinde dýþla münasebet arttýkça sosyo-kültürel yapýda da meydana gelen deðiþmeler aile yapýsýný da oldukça önemli bir tarzda etkilemiþtir. Özellikle yeni yetiþen genç kuþaðý modern hayatýn etkisi ile birlikte, kasaba dýþýnda eðitim görmesi evlenme konusunda kasaba dýþý evliliklerin yapýlmasýnda bir artýþa neden olmuþtur, ancak bunun yanýnda çok önemli diðer bir faktörde kasabada yaþayan dul erkelerin daha kolay bir þekilde evlenmeleri için fakir diðer komþu dul kadýn veya kýz getirmektedir.

                    Ancak kasaba dýþý evliliklerde erkeklerde yaþanan bu kolaylýk kadýnlar için pek de geçerli deðildir. Kasabanýn görünümü ve sosyo-kültürel yapýsýný komþu köylere nazaran geliþmiþ olmasý bu köylere kýz verme hususunda çekingen davranmalarýna sebep olmaktadýr.

                    Bunun yanýnda anlaþarak evlenmelerde kasaba dýþýndan özellikle ilçelerden ya da diðer illerden taraf seçilmesi deðiþen yapýyý bize göstermektedir.

                    1.6.)  Ailenin Parçalanmasý:

                    Evlenme ile meydana gelen birlik ilk çocuðun doðmasý ile aile dediðimiz müesseseye münkalib olur ve çocuðun yetiþmesi için bu müessesenin devamý gerekir. Aile müessesesinin yaþaya bilmesi ve çözülüp daðýlmamasý için bazý þartlar yerine getirilmesi icap eder. Bu þartlardan bir veya bir kaçý yerine getirilmeyecek olursa ailenin düzeni bozulur. Geçimsizlik denen “Hýr-Gür” baþlar neticede müessesede parçalanarak çözülür.

                    Aile geçimsizliklerinin sebebi en önemsiz bir mesele olabileceði gibi çok girift bir meselede olabilir. Mesela, gelin kaynana anlaþmazlýðý , sinir bozucu karý koca dýrýltýlarý ile iktisadi zaruretlerin sebep olduðu geçimsizlikler arasýnda sosyo- psikolojik bakýmlardan sadece bir þiddet farký vardýr.(YASA, l996,s.l55)

                    Deðiþen sosyo-ekonomik þartlarlar birlikte ailede de bazý unsurlarýn deðiþtiðini görmekteyiz. Özelliklede eskiye oranla sosyal kontrolün azalmasý veya yasal prosedürlerin devreye girmesiyle birlikte iç iliþkilerde farklýlaþmalar olmuþtur. Boþanmada aile konusunda en öneli faktörlerden birisidir.

                    Argýthaný kasabasýnda ailenin iki þekilde parçalandýðýný söyleye biliriz.

1-       Ölüm gibi aile fertlerinin elinde olmayan sebeplerden dolayý meydana gelen parçalanma.

2-       Aile fertlerinin kendisinden kaynaklanan parçalanma.

                    Bizi ilgilendiren 2. Madde bakarsak Argýthaný kasabasýnda da aile içinde yaþanan ufak tefek geçimsizlikler hiçbir zaman tamamen ailenin parçalanmamasýna sebep olmamaktadýr. Ailenin parçalanmasýna sebep olan faktörlere baktýðýmýzda ilk sýrada ekonomik yetersizlik ve geçimsizliði görmekteyiz. Son 2-3 yýla baktýðýmýzda iklim þartlarý ile birlikte kurak bir mevsimin yaþanmasý, ekonomik kriz gibi etkilerden dolayý ortaya çýkan iþsizliðin olumsuz yönde aileyi etkilemektedir. Özellikle asgari ücretle çalýþan zorda kalan kiþilerin iþten çýkarýlmasý ile birlikte yeniden geniþ ailenin içine girmeleri geçimsizliðin baþlamasýna sebep olmakta bu da ailenin parçalanmasýna kadar gidebilmektedir.

                    Kasabada itaatsizlik ve ahlaksýzlýk olarak nitelendirilen hareketlerden dolayý parçalanan aile sayýsý  çok olmamakla birlikte görülen sebepler  arasýndadýr.Duygusal uyumsuzlukta son zamanlarda sýk karþýlaþýlan faktörlerden birini oluþturmaktadýr.

                    Kasabada ölüm ya da boþanma sebebiyle parçalanan ailenin yeniden kurulabildiði görülmektedir. Nitekim özellikle erkeklerin çok yaþlý deðilse de  tekrar evlenmekte zorluk çekmediði , kadýnlara gelince, emekli maaþý alan dul kadýnlar  evlenmemekte, maaþý olmayanlar ise çocuklarýnýn yanýnda kalmaktadýr.

                    Sonuç olarak, çok az görülen kýz ve evli kadýn (1-2 tane) kaçýrma vakalarý, boþanma ve ayrýlmalar bir tarafa býrakýlacak olursa  kasabada aile yapýsýnýn korunduðu görülebilir.  Kasabada geniþ aile oraný daha fazladýr, aile bireyleri çok daðýlmamýþ olup, saygý son derece önelidir. Aile büyüklerine saygýda kusur edilmediði görülür.

                    1.7)  Doðum Adetleri :

                    Çocuk doðduðu zaman yemek tuzu ve kýna karýþtýrýlýr, çocuðun baþýna , kollarýnýn altýna  ve bacaklarýna sürülür. Bu da “Çocuk kokmasýn” diye yapýlmaktadýr. Söz konusu çocuk doðduðunda pirinç yada yoðurt çorbasý yaparak yada armaðanla gidilerek “Çocuðun yaþý uzun olsun, Güle güle büyüt” temennisinde bulunulur.  Altýn veya para takýlýr, bu gelen kiþilere çay ikram edilir. Çocuk kýrk günlük olunca 40 tane taþ anne için, 40 tane taþ çocuk için toplanýr. Ýkisinin de  içlerine birer tane altýn yada gümüþ atýlýr, bu taþlar iki ayrý kaba konur. Çocuk ve anne birbirinden ayrýlýr 40 taþ annenin suyuna , 40 taþ çocuðun suyuna konur ve ikisi de ayrý ayrý banyo yaptýrýlýr.

                    Bundan sonra çocuðu annesi kendi annesinin evine götürür. Burada çocuða hediye verilir, altýn takýlýr, bundan sonra çocuk hangi yakýn akrabanýn evine giderse orada çocuða sýçanlýk verilir. “Çorap, bebek takýmý,battaniye” gibi. Bu iki üç ay devam eder. Çocuk 3-5 aylýk olunca yeniden “Kýrk çýkarýlýr”. Okuyucu çýkar, yemek yapýlýr. Kýz tarafý, kýz tarafýný ,oðlan tarafý oðlan tarafýný toplar, kýz tarafý topluca oðlan tarafýna gider. Hediyeler götürülür, para ve altýn takýlýr,hediye olarak getirilen battaniye, yorgan, bebek takýmlarý, ipe asýlarak sergilenir. Sonra mevlit okutulur, þerbet daðýtýlýr, bu bitince yemek verilir ve kýrk sona erer.

                    1.8.)  Sünnet Adetleri:

                    Sünnet adetlerinde de önceden hazýrlýklar baþlar , yufka yapýlýr, sünnet olacak çocuða sünnet elbisesi alýnýr, yemekler yapýlýr. Yemekler çok olduðu için(Çorba,et,tatlý,sütlü,börek,sarma,hoþaf,pilav)hazýrlanýr.Günümüzde geleneksel kasaba yemeði yerine etli ekmek ve ayranda verilmektedir. Sünnet gününden bir gece önce çocuða kýna yakýlýr.

 

                    Ertesi gün öðlene doðru çocuk arabalarla mahallelerde gezdirilir. Eskiden gezme yokmuþ. Sonra eve dönülür, mevlit okutulur. Yemekten sonra sünnet yapýlýr. Çocuðun sünnet tepsisi , sünnet makasý ve kesilen kabuk , orada bulunan cemaate gezdirilerek para toplanýr. Sünnetten öncede çocuða gelenler tarafýndan para ve altýn takýlýr. Eskiden kasabada çocuðun babasýnýn hali vakti yerinde ise sünnet günü öðleden sonra at yarýþý, koþu ve güreþ müsabakalarý tertip edilirdi. Birinci gelenlere bahþiþ ve ödül olarak koç, koyun ve keçi verilirdi. Eskiden sünnet töreni 3-4 gün devam ederken günümüzde 1-2 güne inmiþtir. Akþama kadar eðlence yapýlýr. Böylece sünnet merasimi biter.

                    1.9)  Bayram Adetleri :

                    Ramazan ayý  Ramazan bayramýnda ve Kurban bayramýnda yapýlanlar hemen hemen aynýdýr. Kasabada bütün evlerde temizlik yapýlýr,  etlikler kesilir. Ramazan içerisinde mahallenin imamý, her gün bir komþu tarafýndan yemeðe davet edilir. Yanýnda da varlýklý kimseler bir sofra  fakir çaðrýlarak yemek yedirir. Halkýn birbirine iftarlýk vermesi adet haline gelmiþtir. Her akþamüzeri bazý camilerde etli pilav dökülür. Çoluk çocuk, cemaat bu pilavý yedikten sonra daðýlýr. Ramazanda er davulu çalar maniler söylenir, Bahþiþ toplanýr.

                   Fakirlere daðýtýlan fitre ve zekatlar ramazan 28 inden sonra genellikle kadir gecesiyle Arife günü arasýnda verilir. Kadir gecesi gereðince ihya edilir. Bayramda yemekler hazýrlanýr, baklava yapýlýr ve kadýnlar – çocuklar kýna yakarlar. Arife sabahý kasabada genelde piþi hamurdan yapýlýr. Çocuklar piþi ve þeker toplamak için ev ev dolaþýrlar. Þu sözleri söyleyerek piþi toplarlar. 


Hit : 5939 : 23.04.2009 06:48



Yeni videolar   (0)
Dfsdfdsf dfdsfds fdsfdsfdsfd ...
Argýthaný uydu görüntüsü   (0)
Argýthaný uydu görüntüsü ...
Seçim sonuçlarý   (0)
Argýthaný Belediyesi seçim so ...
Þehit bekir Þenyiðit   (0)
Jandarma Komando Onbaþý Bekir ...
Büyüklerim   (0)
Büyüklerim ...
Eski belediye baþkanlarý   (0)
Eski Belediye Baþkanlarý ...
Muhtarlar   (0)
Mahalle Muhtarlarýmýz ...
Argýthaný tarihi   (0)
Argýthaný Tarihi ...
Videolar   (0)
Argýthaný belgesel (kontv 9 da ...
Ahmet güleç ...
Argýthaný belediyesi kurban ke ...
Argýthaný çok programlý lise ...
Argýthaný Slayt gösterisi (27 ...
Kültürümüz   (0)
Kültürümüz ...
Yatýr ve efsaneler   (0)
Argýthaný yatýrlarý ve Efsan ...
Argýthaný mahalleleri   (0)
Mahalleler ...
Gazilerimiz   (0)
Argýthaný Gazileri ...
Þehitlerimiz   (0)
Þehitlerimiz ...
Lakaplar   (0)
Lakaplar ...
Haberler   (0)
Köylümüz ahmet güleç suya k ...
Ahmet güleci arama çalýþmala ...
Argýthaný cadde ve sokaklarý ...
Ahmet güleç için umutlar azal ...
Argýthaný belediye baþkaný ...
KullancAd
ifreniz

cretsiz ye olarak kendi Resim Galerinizi Olusturabilirsiniz.

Anket
Sitemizi nasýl buldunuz ?
Vasat
Iyi
Mükemmel
Gazete Manetleri

 

Powered By Omeren
2006 - Btn haklar sakldr